Breakfast at Tiffany's

Dün izledim bu filmi, tek kelimeyle muhteşem birşey. Hakkında birçok şey duyuyordum herkes çok güzel olduğunu falan söylüyordu, dün de dolanırken rastladım dedim kısmet bugüneymiş!

1961 yapımı bir film, hikaye New York'ta geçiyor.

Audrey Hepburn birçok kızın sevgisini toplamış, idolü olmuş, sesiyle konuşmasıyla tarzıyla ve oyunculuğuyla insanları mest eden çok şirin biri! :) Ve bende bayılıyorum elbette kendisine. Özellikle ortalarda *little black dress* tarzıyla dolanmasını çok seviyorum..

Filmden birkaç kare, kendim derleyip photoshoptan biraz renk oynaması yaptım. :)

Holly, yani Audrey Hepburn sahtekar bir kadın olmasına rağmen üzerinde ki şeytan tüyü yüzünden herkes onu çok seviyor. Tipi falan acayip şirin zaten! *-* Resimde gördüğümüz sarışın abimizde Holly'nin üst katına taşınan bir yazar, garip bir şekilde ilk günden beri Holly'yle aralarında bir uyum oluyor ve arkadaşlık başlıyor. Holly gibi para için erkeklerle yemeğe çıkan ve onları *sıçan* olarak adlandıran birine göre Paul daha dengeli, ciddi ama yeri geldiğinde çok da eğlenceli biri. Aslında ciddi de demeyeyim de.. Daha aklı başında.

Ben filmi çok sevdim. Olaylar falan tadında çekimler hoş, insan izlerken sıkılmıyor ve süresi de 115 dakika yanlış hatırlamıyorsam. 

Film hakkında fazla detay vermek istemiyorum çünkü tam olarak izlenip görülecek bir film. Yalnız olduğunuz bir gün koltuğunuza kıvrılıp izlemeniz için ideal. O yüzden bu filmi Kış/Sonbahar dönemlerinde tekrar tekrar izlenecek aşk filmleri listeme koyuyorum ben! Hatta ilk 5'in arasına sokuyorum denebilir. :)

Bir sonra ki yazımda Audrey Hepburn'ün tarzını inceleyeceğiz! Şimdi kapanışı şu sahneyle yapmak istiyorum;